26 Ekim 2007 Cuma

AZİMLİ ARICILARIMIZ VAR

ANARTO ekibi içinde Oktay bey göreceksiniz ki bir gün gelecek hepimizi geçecek. Böylesi azimli bir o kadarda bilimsel yaklaşımlarla bu işe gönül vermiş olanların gün gelipde bu işi profesyonmelce yapanları geçtiklerine hep şahit oluytoruz. Başarı merak ve azimin birleşmesi ile ortaya çıkıyor. Azim ve merakımızım hiçbir zaman tükenmemesi en büyük dileğimiz.
Alman bilim adamı ismini inşallah yanlış yazmıyorumdur Stefhan Fuckch Amanyada ve Fransada yapılan ıslah çalışmalarından bahsetti. Zaten bu kongrede genel olarak ıslah ve varova üzerine olan çalışmalar aktarılmaya çalışıldı.
Güner Kayral İstanbul Bal Üreicileri Birliği Fuarlardan sorumlşu oolan görevlimiz bu kongrede birliğimizin faaliyelerini ve çalışmalarını diğer bölgelerden gelen üreticiler ile buluşarak aktarmaya çalıştı. Güner abimize çalışmalarından dolayı minnettar olduğumuzu bildirir ve gayretli çalışmalarının devamını dileriz.

23 Ekim 2007 Salı

20-21 EKİM 2007 3. MARMARA ARICILIK KONGRESİ

ANARTO ekibi gerçekten çok dinamikti oradan oraya koşturdular birbirleri ile değil yeni yüzler ve yeni bilgiler ile tanışma çabası içinde idiler.


Bursada yapılan 3. Marmara arıcılık kongresi hakkında bir kaç cümle yazmak istiyorum.



Kim ne yaparsa yapsın her nedense hiç önem arz etmiyor gibi bir bakış açısı var ortalıkta. Bu bizim sektörümüzde de böyle başka sektörlerde de.



Eskiden insanlar bir ömür boyu çalışırlar ve bir eser meydana getirirlermiş, bazen karşlaştığımızda ya bu insanların başka bir işi yokmuymuşta bu şekilde devasa bir yapı, mükemmel bir işçilik yapmış diye kendimizi söylemekten alıkoyamayız.



Baktığımızda gerçekten hiçbir işin çaba sarfetmeden olmadığını çok rahat görebiliyoruz. Her işimizde bu böyle.



Kongre baştan aşağı kötü olsada,iyi olsada kime göre ve neye göre iyilik ve kötülük tartışılacaktır. Cenabı Allah insanı yaratmış onda bile biz kullar eksiklik bulmak için adeta yarışıyoruz. Eksikler bir daha yapılmamak üzere gayret göstermek içindir.

Kötü bir kongre olsa kongre sonunda bu toblo olurmuydu.



Kongrede şu eksik olmuş bu eksik olmuş demek yerine sorun görülen yerlerin bir daha olmaması için yapılacak diğer kongrelerde görev alıp yardımcı olunmalıdır düşüncesindeyim. Kimseyi kırmaya gerek yok. Burada çalışmalarda yardımcı olan tüm hocalarımıza, asistanlara, genç öğrencilere ve arıcı arkadaşlara ben teşekkürü bir borç biliyorum.

Daha nice kongrelerde buluşup bilgi paylaşımlarımızı dahada güçlü hale getirme ümidi ile.

Yok sen ne yaptın, yok bu ne yaptı, yok ben daha iyi biliyorum sen bilmiyorsun, yok sen sahtekarsın, üç kağıtçısın diyen insanların bırakın bu topluma faydasını kendilerine faydaları olmayacakları aşikardır. Gözleri kör olmadan göremeyenlerden Allah hepimizi sakınsın.

Kongrenin arka sahnesinde tüm işleri adeta zevkle yapan ekibi unutmamak gerekiyor. Her birine ayrı ayrı teşekkürler.

22 Ekim 2007 Pazartesi

18.10.2007 AGROİSTANBUL TARIM FUARI

Soldan sağa
Yalçın Sezer, Harun Palabıyık TEDGEM de Şube Müdürü, Ersan Çınar Türkiye Bal Üreticileri Merkez Birliği yönetim kurulu üyesi, Emekli bakanlık temsilcisi ve kitap yazarı Ahmet bey, İstanbul Bal Üreticileri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Savaş Yüksel.

İstanbul Bal Üreticileri Birliği Kurucu Üyesi Güner Kayral; birliğimizin sekreterya ve fuarlardan sorumlu stand görevlisidir. Çeşitli bilgileri paylaştığımız ve malzemeleri sunumlarını yaptığımız standımız birliğimizin tanıtımına yardımcı olmaktadır. Üretici ile tüketicinin buluşmasına ve daha başarılı bal üretiminin gerçekleşmesine çalışılmaktadır.
Fuar süresince çok canlı bir stand durumunda olan teşhir odamız son derece ilgi odağı durumunda idi.
Sepet kovan, akvaryum arı kovanı ve kendi mumunu kendin yap aleti son derece fazla ilgi gördü.
Tarım Müsteşarımızın ve İstanbul İl Tarım Müdürü Ahmet Kavak'ın da ilgisini çeken akvaryum arı kovanı içindeki arılar,esprilerin yapılmasına malzeme oldular.
Müsteşar muavinimiz Nihat PAKDİL'ın Türkiyedeki arı kovanı sayısının çok fazla olduğunu ve eğitimle bal miktarının daha fazla üretilmelidir görüşü büyüklerimizin sorunlarımızdan haberdar olduğunu ve yanlız olmadığımızı gösteriyordu.
İstanbul İl Tarım Müdürlüğü Çiftçi Eğitim Şube Müdürlüğünde çalışan personelimiz. Çiftçi eğitimi noktasında arıcılarımızın eğitimlerinde yardımcı olan arkadaşlarımıza minnettarız.

Güner Kayral Babasının yazdığı kitapları tekrar silbaştan düzenleyen ve yeni bilgilerle eklemeler yaparak ayrıca yeni kitaplarla ülke arıcılığımıza hizmetler sunan nadide bir insan.
TEDGEM in destekleri ile üreticilerimiz yanlız olmadıklarını ve her zaman güvenebilecekleri dev gibi bir kurumun arkalarında olduğunu üreticilerimize hissettiren, Tarım fuarlarda bizi yanlız bırakmayan , Şube Müdürümüz Harun Palabıyık.
Balın ve arıların dünyasının anlatıldığı fuarda tüketici ile üreticinin buluşması sağlandı.
Bilgisayar sayesinde bir çok resimli bilgiler paylaşıma sunuldu.
Bal türleri renkleri ve tatlarında ortaya çıkan farklılıkların neden kaynaklandığının anlatılmaya çalışıldığı fuarda bal birliklerine olan ilgi çok yüksekti.
Bal Üreticileri Merkez Birliğinin kuruluşu ile balın tanıtılması ve tüketicinin bilinçlenmesi sağlanmaya çalışılmaktadır.


21 Ekim 2007 Pazar

FUARDAN KISA BİR ANEKTOD GERİSİ SONRA

Sevgili arıcılar Uludağ Üniversitesi Görükle kampüsünde yapılan 3. Marmara Arıcılık Kongresinde neler olmadı ki. Hangi birini anlatacağımı bilemiyorum.

Sizlere kongrede olan bir çok mevzuyu, konuyu, sunumu aktarmaya çalışacağım. Ayrıca diğer blogcu arkadaşlarında bu aktarımlara katkıda bulunacakları muhakkak.

Bu kongre benim kanaatimce mükemmel bir çalışma oldu. Buradan katılımcılara, emeği geçenlere, destek gösterenlere ben şahsım adına teşekkürü bir borç biliyorum.

Bir çok olumlu gözlemlerimizin yanında üzücü, bir o kadarda vahim bir nokta var; onu içimde kanayan bir yara oluşturdu için sizlerle paylaşmak istiyorum.

Bir akademisyen hocamızın söz alarak bu tür kongrelere uzun zamandır çağırılmıyorun. Davet edilmiyorum. Ben arıcılık üzerine çalışmalar yapan bir hocayım ama bu çalışmalardan haberim yok demesi ve bu camiada bu şahsı ilk defa görmem beni çok şaşırttı.

Bu kadar arıcılık çalışması yapan, bizim için çalışmalarını ortaya koyan bir akademisyenin çalışmalarını yastık altındamı sakladığı, yoksa bunları sunuyorda kimseyemi haber vermiyor (ki buna imkan ve ihtimal mutlaka yoktur ama) diye kendimi alamadım.

Hocamızı belki tanımıyoruz ama bilgilerini okuyor olabiliriz. Buradan da şu ortaya çıkıyor. Nasıl krsitalize olan balı iyi baldır diye duyuyoruz ama bunu lanse edemiyorsunuz, bende kristalize olan bal kalitesizdir diye düşünüyorum diyen tüketici kesimi varsa. Çalışmalarını yapabilen ama bunları sektöre kazanımlar için sunamayan hocamızda var diye kendimi söylemekten alamayacağım.

Kongrede Blogçuların önderlerinden Halil Bilen ve Ali Türk ün bazı akademisyenlerden çok tanınmaları internetle bağlantılı olmalarından daha çok arıcılara faydalı bilgileri kendi imkanları ölçüsünde paylaşmaları becerilerinden ileri geliyor.

Sektörün sorunları eğitimle çözülecektir. Eğitimin faydalı olması içinde tüm duyu organlarına hitap etmesi gerekiyor. Şimdi eğitimli olabiliriz ve başarılıda olabiliriz lakin bu bilgi, beceri ve tecrübemizi paylaşma becerisinide geliştirmeliyiz. Hepsi birlikte ileri gitmemizi sağlar bunlardan biri ortadan kalkarsa sorun zaten kendiliğinden karşımıza çıkmış olur.

Kalın sağlıcakla.

19 Ekim 2007 Cuma

TÜRKİYE BAL ÜRETİCİLERİ MERKEZ BİRLİĞİ YÖNETİM KURULU ÜYESİ NEDİM AYHAK

Kastamonudan yola çıkmış İstanbula geliyordum. Dur dedim kendime bir Nedim beye uğra. Tel açtım o da ne öyle hocam dur hemen ben g eliyorum seni almaya diyen bir ses. Hemen yola çıktı bir başladık konuşmaya dertler hep aynı bu sorunların kalkması için çalışmalara hız vereceklerini yönetim kurulu ile Ankarada buluşacaklarını anlatmışlardı. Bu geçen süreçte ne tür bir gelişme kaydettiler bilemiyorum ama merkez birliğin kuruluşu dahi önemli bir takım kapıların açılmasında fayda sağlayacak ayrıca teşkilatın alt kademelerinin muhatabı olarak bakanlıkta bizi temsil edebilecek bir ekip gelişmiş oldu.

Çalışmalarınızın ivmeli bir şekilde artması ve faydalı olması temennisi ile.

MURAT DÖNER İSTANBULLU GENÇ, DİNAMİK, ÖRNEK VE AZİMLİ ARICI ARKADAŞIMIZ.

Bahçeköyden Murat DÖNER ne de keyifli bir mola vermiş. Çay ve kahve ile verdiği molada yaptığı çalışmanın keyfini çıkarıyor.

Tüm arıcılar bir gayretli çalışır ilkbaharda, dışardan bakan bu işe uzak olanlar bu adama ne olmuş der valla. En yavaş metabolizmaya sahip arıcılar bile baharda ateş gibi oluyor valla.
Murat kardeşimiz büyüklerinin ve tecrubeli abilerinin verdiği bilgiler ışığında çalıştığı için, bu işte pekte zorlanmıyor doğrusu. Hiç bir işinde zamana yenik kalmıyor. Tez zamanda büyük yol almanın tecrübelere itibar etmeden geçmenin bilincine varmış olan kardeşimizi taktirle karşılıyoruz. İstanbul Bal üreticileri birliğinin Sarıyer temsilcisi olarak çalışmalarına başlamış olan arkadaşımıza başarılarının ve ürününün her dönemde bol olması temennisi ile duacıyız.

Bu genç arkadaşımızda meziyetler bol. Saymakla bbitiremeyeceğimiz bu meziyetler içinde avcılık ayrı bir yer alıyor. Çulluk avı baya bereketli çıkmış.Laf aramızda bende bir hayli zamandır ava çıkamıyorum iş ve güçten. Bu kış nasip olursa takılacağız spor amaçlı ve av gezilerine çıkacağız..Bununla ilgili bir program yaparak avı bahane edip istanbuldaki arıcı arkadaşlar ile buluşma fırsatı yakalayacağız. Şimdiden arkadaşlar hazırlıklara başlasınlar. Sonra eksik evraklarla araziye silahları tüfekleri getirmeyelim.

İSTANBULLU ARICILARDAN İBRAHİM BEY

İstanbulda arıcılığa merak saran İbrahim abimiz bu yıl arıcılığa bir soyundu pür soyundu.

Abimiz arıcılığı çok güzel bir bakış açısı ile yaklaşarak yapmaya çalışıyor.
Yer seçiminden, arıcılığa başlarken malzeme seçmesine, arı alımını yaparken seçimini yaptığı yerlerden, satndartlara ve bilime verdiği öneme kadar örnek alınması gereken amatör yaklaşımları ortadan kaldıracak bilinçli bir çalışma ile bu işe başlama becerisi gösteren nadide bir insan.
İstanbulda arıcılık yapılırmı diyenlere, İstanbulun % 80 inin orman olduğunu hatırlatmak istrerim.

17 Ekim 2007 Çarşamba

VAROVA İÇİN FORMİK ASİT PEDLERİ

Formik asit pedleri imalatına başladık

Bir kalemde 250 tane ped hazırladım.
Aldım elime zımbayı delikleri dörder beşer katladığım ufak torbacıkları deldim.
Delinmiş ve içine pamuk yerleştirilmiş torbalar hazır formik asit bekliyorlar.

Pamukları torbalara yerleştirmek için daha seri çalışma yapmak lazım, o yüzden pamukları önceden hazırlamayı tercih ettim.

15 Ekim 2007 Pazartesi

DEVRİM OSKAY 15.10.2007 DA İSTANBULA GELDİ


Devrim Oskay internet aleminden hepimizin yakından tanıdığı arıcılarımızın dertlerini çözmede en büyük yardımcısı, akıl babası ve bir o kadarda arkadaş canlısı bir akademisyen.

Devrim Oskay, Yalçın Sezer ve Ruşen Mutlu birlikte arıcılıkla ilgili derin sohbetler yaptılar. Gündüz İstanbulu gezdikleri yerleri ve Pier Lotiden haliçin manzarasını, İstanbuldaki arıcılığı ve şehirdeki arıcıların dehşet çalışmalarını yorumladılar.

Uludağ üniversitesince yapılacak olan 3. Marmara arıcılık kongresinde sunum yapacak olan arkadaşımızı bu gün hava alanında karşıladıktan sonra hem hasret giderdik, hem bir çok soruyu sorduk , hem de anlatacağı ıslah makalesi hakkında bir seri sohbet ettik, yemek yedik ve ANARTO hakkında konuştuk.

Balıkesire giderken yolcu ettiğimiz Devrim Oskay kardeşimizin yolu ve bahtı açık olsun, başarıdan başarıya koşarken yanında hiç bir zaman dert olmasın diye temenni ediyoruz.

TÜKETİÇİ OLUP YOK OLACAGIMIZA ÜRETİCİ OLUP ÇALIŞARAK VARLIGIMIZA VARLIK KATMAK EN BÜYÜK İDALİMİZDİR

Pınarhisar Bal Üretici Birliği üyelerinin www.beyazkovan.com sitesinden yazdıkları yazıyı aynen yayınlıyorum. Hislerimize tercüman yazıyı sizlerle paylaşmak istiyorum.



hocam hayırlı bayramlar biz pınarhisar bal üreticileri olarak ballarımızın yüzde70, sattık ama gercek şuki türkiyede arı yetiştiriciler birliği kendi vazifesini yapsa yani türkiyenin her bölgesinden arılar ölüyor yok oluyor feryadını duysa araştırmalar ile sebeblerini genetiğiyle oynanmış ayciceği mısır,pamuk togumlarını ziraatta kullanılan ilaçların arılara etkileşimini araştırsa bunu basitten küresel iklime baglamasa tarım ve köy işleri bakanlıgi araştırma bölümüyle organize bir çalışmayla gercek sonucun bulunacagına inanıyoruz hayrıyetten arıcılarımıza türkiyede yaşanan ana arı yozlaşmasının arıları nasıl verimsiz kıldıgının kafkas arısının sıcak bölgede eğe arısının sogut bölgede iş yapmayacagını türkiyede hangi arının hangibölğeye verimli olacagını ticari amaç ğütmeden bölgeler araştırılarak tavsiye edilmesi akılcı bir calışma olaçagı inancındayız türkiyedeki kovan sayısı ve alınan bal ortalaması gercekleri yansıtmadıgı ğibi gercek desteklemenin bala değil parkotlanmış arı kolenisine adet başına birlik kayıtı degil çifçi kayıt belgesiyle yapılması gercek sayıyı ortaya cıkaracaktır. arı üretiçi birlikleri vazifesi olan bukonuları çözsün yeter. türkiyedeki Bal ve arı ürünlerini pazarlama deger fiyat belirleme işini5200 yasada belirtilen kanunlarla bunun altına imzasını atmış Bal üretici birlikleri kuran bu işten para kazanan bal üreticileri hem pazarına sahip çıkar hemde türkiye gercek dogal bal ve arı ürününe kavuşur yurt dışından bal gelmesine ceşitli oyunlara gerek kalmaz kalın saglıcaklaTÜKETİÇİ OLUP YOK OLACAGIMIZA ÜRETİCİ OLUP ÇALIŞARAK VARLIGIMIZA VARLIK KATMAK EN BÜYÜK İDALİMİZDİR SAYGILARLA

13 Ekim 2007 Cumartesi

BEYKOZDAN ARICI ARKADAŞLAR

Soldan sağa
Dursunabi, İsmail Barut, Ahmet bey, Celal abi, Reşat Albayrak, Yalçın Sezer, İsmail Sak, Veysel Kuş.
Beykoz Tokat köyden






Dursun abimiz.





Soldan sağa önce ayaktakiler
Lakabu ceset Sinan, Yakup Sarmusak, Dursun abi, Aslan Barut, İsmail Barut, Rami abi, Alaattin Albayrak, Ahmet bey, Reşat Albayrak, Celal Abi, Yalçın Sezer, İsmail Sak, Veysel Kuş, Memet amca.
Celal abi Beykozdan.

12 Ekim 2007 Cuma

İBRAHİM BÜYÜK ABİMİZİN ALMANYADAN GÖNDERDİĞİ İNKÜBATÖR

Almanyadan İbrahim Büyük abimiz inkübatör ile bana bir ana arı gönderdi kendisine bu iş için vakit ayırdığından dolayı minnettarım çok teşekkür ederim.
Bir takım çalışmalar yapmayı düşünüyorduk bu ana ile ama tüm imkanları hazırladığımız halde malesef anayı kabul ettiler lakin aradan bir müddet geçtikten sonra imha ettiler.
Açıklama bence ırk farklılığından kaynaklandı yada benim nazarım deydi.
Gerçekten ana arı mükemmeldi. Bu ana arının görünümü yapısı harika idi. Gece rüyalarıma girdi desem yeri var.
Bu damızlık anadan ana arılr üretmeyi düşünüyordum. malum Islah çalışmalarına başladık bu çalışmalar ışığı altında iyi bir materyalde kullnmış olucaktık malesef imkan olmadı.

İbrahim abinin memleketimizdeki arıcılık çalışmalarını yakından takibi ve blog sitelerindeki yardımlaşmalarımızı taktirle karşılaması, bu çalışmaları yaparken de karşılık beklemediğimizi görmesi bize yardımcı olma gerekliliğini kendisinde hissettirmiş. İşini gücünü bıraktı bize yardıma koyuldu. Hakkını helal et İbrahim abi.

Bu inkübatör uzak mesafelerde ana arının daha rahat ve daha huzurlu bir şekilde seyahat etmesine yardımcı olmak için tasarlanmış. Döllenmiş ana arılarında bu şekilde bir müddet bekletilmeye alındığı yada suni döllenmiş ana arılar bu minik kovancıklarda dinlenmeye alınıyorlar.

Hem ana arının hemde dışarıdaki kısımda bulunan işçi arıların beslenmesi için ayrı hemde su içmeleri için ayrı kısım bulunuyor.

Ana arının beslenmesinde yardımcı olan refakatçilerde yanında var.

BAL ÜRETİCİ BİRLİKLERİNE MÜJDE


Bayramlaşma nedeni ile Pınarhisar Bal Üreticileri Birliği başkanı Ali bey ile yaptığım görüşmede Bal Birliklerinin haklarını almaya başladıklarının müjdeli haberini aldım.


Başbakanlığa Pınarhisarlı Bal üreticilerini temsilen Ali beyin ve yönetim kurulu arkadaşlarının yazmış oldukları yazı neticesinde gelen cevaba ilşkin olarak, bundan böyle arı yetiştirici birliklerinin bal ve ana arı desteklemelerini üyelerine alıp verme yetkisi bundan böyle Bal Üreticileri Birlikleri aracılığı ile de verilebilecek. Konu ile ilgili problem yaşayan Bal Üreticileri Birliği üyeleri var ise Pınarhisar Bal Üreticileri birliğini emsal gösterip yanlış yapılan evrakların düzenlemesini ve Bal Üreticileri Birliği Üyelerinin de bu haklardan yararlanma yetkisinin olduğu konusunda haberi olmayanlara bu bilgiyi aktarmalarını diliyorum.


İşte çalışma şevki bu, gayretli çalışmalarının ürününü alan Ali beyi ve yönetim kurulu arkadaşlarını tekrar tekrar selamlıyor başarılarının daim olmasını ve yol gösterici ışıklarını bal üreticilerinin yolunu aydınlatmak için kullanmalarına devam etmelerini diliyorum.


BAYRAM TEBRİĞİ

Blog sitemi ziyaret eden herkesin Ramazan Bayramını en içten dileklerimle kutluyor. Sağlıklı mutlu, huzurlu, başarılı nice bayramlar temenni ediyorum.

YalçınSEZER

HERKESİ EYLEME DAVET EDİYORUM


Harekete geçme zamanı. Oturduğumuz yerden ahkam kesmek, şu yapılsın bu yapılsın demek hiç kimseye bişey kazandırmıyor. Kendi zamanımızı öldürüyoruz sadece. Tema vakfı çalışmalarına katıldığım bir dönemde İstanbul Valisi toplantıda öğretmenlere ve öğrencilere özel bir isteğini dile getirdi. Eyleme geçin dedi. Yok Çöl oluyoruz Yok erozyonla topraklar gidiyor kimse sizi dinlemez bir kulağında girer diğerinden çıkar, Göze dokunur iş şart dedi. Bede sizden şimdi eylem istiyorum arkadaşlar.Ne yapıcaz pankartmı açıcaz diyecekseniz belki olabilir ama şimdilik yazı yazalım diyorum. Nasılmı zaten her zaman yaptığınız iş. Fakat biraz makamı değişik olacak. Gerekiyorsa valiliğe, jandarmaya , ilçe tarımlara il tarımlara , bakanlıklara, cumhurbaşkanına, başbakana, orman bakanlığına,özel idarelere, çeşitli kurumlara. Biz İstanbul Bal Üreticileri Birliği Olarak Üyelerimizle birlikte oturduk ağaç dikmek için Tema vakfına, Ana arı yetiştiriciliği belgesi almak için bakanlığa ve il tarım müdürlüklerine, Arıcılık kursları için Mİlli eğitim ve halk eğitim müdürlüklerine yazılar yazdık. Şİmdi sizleri duyar gibiyim. Yazdında ne oldu. Yapalım edelim demek değil yapmak önemli, yazıyı yazınca işler resmi oluyor söz havada yazı masada oluyor ve cevaba yazı geliyor yok ben size bu kursu vermem, yok size ağaaç diktirmem diyenleri göremezsiniz. Çalışmaya eyleme davet ediyorum sizleri. Dilekçe ve çeşitli kurumlara yazı örnekleri ile siteden çalışmalara hep birlikte katılalım. İlk örneği vermek istiyorum. İL TARIM MÜDÜRLÜĞÜNE ANKARA Ana arının arıcılıktaki önemi malumunuz. Bu anlamda hem verim artırmak, hem kendimi geliştirmak için ana arı yetiştiricliği kursu açılmasını istiyorum. Gereğini bilgilerinize arz ederim. İstanbul Bal Üreticileri Birliği olarak her türlü yardıma hazır olduğumuzu bildirir yazıyı bakanlığa ve il tarım müdürlüğüne biz yazmış bulunmaktayız. Sizlerinde eylem desteği ile birlikte belkide arkadaşımız ve Türkiyenin gururu Devrim Oskay hocamızla bu kursu yapmamız söz konusu olacaktır. Unutmayın ağlamayan çocuğa meme vermiyorlar. Çalışma yapanlarıda baltalamak marifet olmuş. Eyleme geçelim hep birlikte ve yapılan çalışmaya hepimiz ortak olalım. Bu yaptı şu yaptı olmasın. Biz yapmış olalım. Çalışmayan kurumları çalıştıralım. Çitçimizin yüzünü güldürelim. Gençlerimize çocuklarımıza sağlık arıcılarımıza bilgiler sunalım. Alternatif dilekçe örneklerinizi bekliyorum. Çalışmalarınızda başarılar diler bayramınızın mübarek olmasını temenni ederim.



Hoşçakalın Yalçın SEZER http://www.teknikaricilik.com/ www.yalcinsezer@msn.com

BU BİRLİKLERİ HALA KİMSE ANLAMADI

1998 yılında Yılın da Arıcılık bölümünde öğrenim görürken Arıcılığımızın en önemli sorunu örgütlenememe, birlik olamayışımızdır diye bize anlatılmaktaydı. Ve bu düşünceden hareketle akademisyenlerin telkiniyle Arı ve bal birlikler kurulmaya başlanıldı. Belki ilerde oğul arı yetiştiricileri birlikleri, polen üreticileri birlikleri veya arı sütü üreticileri birlikleri kurulur mu? Bilmem. Ama Bence biz daha birlik olamadan bölünmeye başladık, bu da bize gösteriyor ki biz birlik olamıyoruz çünkü ben halen neden Arı Yet. Birliği neden Bal Üretici Birliği var anlayabilmiş değilim. Her neyse benim gördüğüm şu; Arı Yet. Birlikleri ana arı teşviği organizasyonu ve bal teşviği organizasyonu ile meşgul, bal üreticileri birlikleri de kuruluyor ki arı yetiştirici birliğinin elinden bu bal teşviği organizasyonu işini kapmaktır. Başka bir şey yok yani..Birliğin adı her ne olursa olsun kesinlikle üretim yapmamalı, ana arı üretmemeli, satmamalıdır. Arı yetiş. Birliklerinin kuruluş mantalitesi. Arıcıları kayıt altına alma disipline etme en önemlisi BİRLİK te hareket edebilme reaksiyonunu göstermektir. Yani hangi birlik şunu yapıyor. Birliğin camına şöyle bir ilan asıyor ‘ değerli arıcılarımız bu yıl kurak geçti kolonilerinizi iyi besleyin ve şu tarihlerde toplu halde varroa ilaçlaması yapmanız uygundur.’ Deyip teknik elemanını oraya gönderip bunların yapılıp yapılmadığını gözlemliyor. Var mı böyle bir birlik.hangi birlik arılıklardaki uygulamaların da ortak hareketi gerçekleştiriyor, Ve üyeleri bunlara itibar ediyor mu?? Veya üyelerine x hattan olan ana arı yı kullanalım deyip hangi birlik ve üyeleri buna uyuyor var mı böyle bir birlik işte birlik budur. Birlik bir ana arıdan 2 ytl kazanmak değildir. Gelir kaynaklarını başka yönden bulucan. Çözüm çokARI YETİŞTİRİCİLER BİRLİKLERİNİN YAPMASI GEREKEN İŞLER1. Birlik merkezinde sekreterya ve memurluk yapacak bir personel ile 1 teknik personel istihdam etmelidir.2. Birlik merkezinde bilgisayar ortamında veri tabanı oluşturarak her üyesini her bir kovanı için bir sayfa açılmalıdır. Ve her koloninin menşei bilinmeli, koloni ile ilgili bilgiler buraya kayıt etmeli. Bu tespitleri arıcı yapıp bu bilgileri birliğe ulaştırılmalı teknik eleman ise bunun doğruluğunu test etmelidir. Bilgiler memur tarafından işlenmelidir3. birlikler radikal kararlar alıp kendi bölgelerinde yerel ekotipleri varsa bu ekotiplerin olabileceği yerler izole edilmeli. Ve o bölgede bu arının seleksiyonu yapılmalı, ıslahını sağlamaya çalışmalıdır. Bu bölgelerde profesyonel üreticiler ile damızlık üretimi yapılmasına yardımcı olmalı, asla kendisi üretmemeli4. bölgesinin ekotipini üreticileri arasında yaygın bir şekilde kullanılmasını sağlamaya çalışmalıdır.5. birlik, üyelerinin kolonilerinin garantörü olmalı, sürekli üyelerini kolonilerini verim perfomansıyla hastalık ile mücadele konusunda yardımcı olmalıdır.





Merhaba sayın balkaya
Şimdi ben İstanbul Bal Üreticileri Birliği Başkanı olarak bu yazıyı kendime alındım ve cevap vermek istedim.
Yaklaşımınız çok güzel, yapıcı, irdeleyici, ileri gitmek üzere tasarlanmış fakat oldukça eksik.
Şimdi Tıp fakültelernde bir sürü doktor yetişiyor pratisyen ve her biri çeşitli alanlarda uzmanlaşıyorlar. Kalp, miğde, dahiliye, ortopedi bunlar şimdi bölünmüşmü oluyorlar.
Birlikler evet farklı alanlarda kurulabilir. BU her şirkette her alanda mümkündür.
Arıcılık faaliyeti ile uğraşan ve bu işi profesyonelce yapanlara bir bakalım.
Kovan imalatı, kovanların boyanması, çıta çakılması tellenmesi, mumlanması, mahmuzlanması, arının beslenmesi gereklimevsimsel çalışmalar, bal dönemi balın pazarlanması, arı hastalıkları tedavisi, ıslah çalışmaları, üretilmiş paketlenmiş bal elde etmek ve bu balların sevkiyatı dahi her alanı bu işin ayrı bir sektör ayrı bir alan ve ayrı bir komplike iştir.
Şimdi biz hangi kanunla kurulmuş bakmadan, bu birliklerin içeriğini anlamadan, yok bir tane var yapsın bu işlerin tamamını dersek o vakit mejlistede bir parti olsun çoğulcu yaklaşım ve her alana ait bir uzman bulunmasın.
Aslına bakılacak olursa tarım teşkilatları bu işleri yapmak üzere eleman bulunduruyor. O zaman birliklere de gerek yok nasılsa ilçe tarım müdürlüğünde bu işlerden anlamayan bir sürü elaman var. Ne diye birlik kuruyoruz ki onların eksik ve hatta hiç olmayan bilgileri ile dahada geri kalalım.
Şimdi devlet eksiklikleri tamamlamak için bu farklı birliklerin görev çerçevesini belirlemiş ve şu işleri yapın demiş. Artık onun görevi ne bunun görevi nedir zamanı gelmiş.
Arıcıların en büyük sorunu olan balın pazarlanması gerçekleşmesin, dışarıdan bal getirilsin Türk çiftçisi para kazanmasın diye ortalıkda dolaşan birlikler var ne diye alternatiflerini kuralım deniliyorsa zaten olay bitmiştir ve konuşacak bir şyde yoktur.
Lakin birliklerin eksiklerini tamamlamak ve beraberce ortak bir dille çalışmalarını sürdürmeleri gerekmektedir. bundada herkes hemfikir olmalıdır. Velhasıl herkes görevini yapmalıdır.
Tabanın söylemleri değil, devletin kanun tüzük ve yönetmelikleri bu alanda yolumuzun göstergesi olmalıdır.
Evet yetiştirici birlikleri ıslah kanununa göre kurulmuştur ve ıslah çalışmalarına hız vermelidir. Üretici birliklerinin teşkilatlanması ile birlikte artık geçici olarak yaptıkları bir takım görevleride acilen işin asıl ehline vermek için çaba sarfetmelidir.
bu memlekete dışarıdan bal getirmenin hiç bir vatandaşımıza faydası olmayacağı aşikardır.
Söz gelimi görevler ile yetkilendirilmiş birliklerin görevlerini yapması son derece basittir. Bu işleri yapan nice birlikte söz konusudur. Ben daha iyisini yaparım diyenlere kapılar açıktır. Kalkınmada benimde tuzum olsun diyenler çalışmak için bu kurumlara gitmelidirler.
Sakın yanlış anlaşılmasın balkaya bir çok söylemi ile doğru yaklaşım içindedir. Fakat bilgileri eksiktir. Biz birliğimiz olarak kendisinin yardımlarını almak üzere hazır olduğumuzu bildirir çalşmalarınızda başarılar dileriz.
Hoşçakalın
Yalçın SEZER

11 Ekim 2007 Perşembe

SİLİVRİDEN RUŞEN MUTLUNUN GÖNDERDİĞİ RESİMLER

Gönderdiği resimler için Ruşen abimize teşekkürü bir borç biliriz.




Bulgaristandaki bir ıhlamur ormanı
Kızını Bulgaristandaki caminin avlusunda resim çektirmiş.
Bir arılık ve modernize bir yaklaşımda
güneye bakıyor, engebeli eğimli,
Etrafı çevrili, arı evi mevcut, kamyon rahatlıkla yanaşıyor, flora zengin.

Ruşen abimiz Bulgaristandan gelen soydaşlarımızdan. Çok iyi arıcılık bilgisinin yanı sıra insanlara yardımı seven babacan bir arkadaşımız. Her türlü sıkıntınızda yanınızda olan, gelişmelere açık,bilgisini paylaşmayı seven ve başarılı bir arıcı abimiz.

8 Ekim 2007 Pazartesi

06.10.2007 CUMARTESİ İSTANBUL BAL ÜRETİCİLERİ BİRLİĞİ İFTAR YEMEĞİ

İstanbul Bal Üreticileri Birliği Yönetim Kurulu Üyeleri Bahçelievler Öğretmen evinde hem arıcılara hem arıcı olmak isteyenlere, hem üyelerine hemde üye olmayan arıcılara iftar yemeği verdi.
Yıllarca arıcılık yapmış Artvin Machaelli Osman amcamızdan Bulgaristanda 500 koloniye bakan ve arı sütü üreticisi Yusuf Çalışkan amcamızın oğlu Tuncer Çalışkana, Kabaoğlu bal şirketi sahibi Mustafa Kabaoğlundan Mermercilikle uğraşan Arıcılığı seven ve bu sevginin ışığında İstanbul Arı Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kuruluna girme becerisi gösteren Enver Sarıoğluna kadar yaklaşık 25 kişinin katıldığı yemekte, daha önce başka iftara davet edildiklerinden dolayı gelemeyenlerin olduğu, yollarda iftar açarak geri dönmek zorunda kalıp üzüntülerini telefon açarak bildirenlereı , trafik keşmekeşinden yemeğe geç kalanlara kadar bir çok tatlı anın geride kaldığı iftar güzel izlenimlerle sonuçlandı.
Şile Tekke köyü arıcılarından İstanbul Bal üreticileri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Savaş Erol ve Şileden gelen diğer arıcılarla birlikte İstanbulun diğer ucundan Çatalca ve Silivriden de arıcıların katılımcı olduğu iftar yemeği bu tür organizasyonların ne kadar önemli ve tekrar edilmesi gerektiğini dillere getirdi.
Reşat Albayrak, Yakup Sarmusak, Veysel Kuş gibi üreticilerin ballarını pazarlamada yardımcı olan isimlerin yer aldığı iftarda, uzakta olan üyeler tanışma fırsatı yakaladılar.


Gecede İstanbul Bal üreticileri Birliği Başkan Yardımcısı Aslan Barut yemeğe katılımcı olanlarla teker teker ilgilendi. Aslan abim her konuda en büyük yardımcım. Onun varlığı tüm sorunları ortadan kaldırıyor. Haydi arı taşımaya, haydi toplantıya, haydi gezmeye her zaman yanımda bir başkan daha ne isteyebilirki. O bir abi, kardeş, baba, dert ortağı ve en önemlisi dost. Gerçek dostlar arkadaş olur, sırdaş olur. Allah birliğimizi beraberliğimizi bozmasın bizleri kem gözlerden sakınsın inşallah.

Tarım bakanlığının yayçep eğitici programları çerçevesinde hazırladığı arıcılık kitabının iftar diş kirası olarak dağıtıldığı iftar, sektördeki sorunları balda kalıntı problemi ve yörelere göre üretim yanlışlıkları projesi çerçevesinde Muhsin Doğaroğlunun balparmak firmasına hazırladığı kitapçık ta dağıtıldı.
Arıcıların kovanlarını yerlerden kaldıran ve tezgah kurma noktasında yardımlarını esirgemeyen yeni arıcımız Erol abide bizi yanlız bırakmadı.
İstanbul Avrupa yakası avcılar atıcılar derneği başkanı soydaş Dilber Bulgaristandan gelen bir varova ilacının prospektüsünü okuyup tercüme ederken oradaki uygulamaları anlattı.
Yemekler bitti Çatalcalı Kadir abimiz geldi. Önemli olan gelmekti. Kurucu üyemiz Kadir abi Bulgaristanda kullandığı ve oradan getirdiği varova ilacının uygulama noktalarından bahsetti.
Türkiyeye maal olmuş bir isim. Güner Kayral. Sektördeki tüm isimleri bilen ayrıca gönlü zengin fikri geniş bir abimiz. İyiki var ve iyiki bizim üyemiz. İstanbul Bal Üreticileri Birliği Fuarlar görevlisi ve sekreterya işlerinden sorumlu olarak bize hizmet vermekte. Nizamettin Kayralın arıcılığa başlayıpta kitabını hatim etmeyenimiz yoktur. Nizamettin amca bizim manevi babamız ve danışmanımız.




İstanbul Bal Üreticilileri Birliği Pazarlamadan ve gelir gider işlerinden sorumlu Yönetim Kurulu Üyemiz İsmail Hakkı Sak.
İster öğretmen, ister komutan, ister marketçi,ister şöför,ister demirci, ister mermerci ama bu akşam burada herkes arıcı.
Türkiyede bir ilke imza atan belkide Dünyayı arıcılık sektöründe sallayacak bir yeniliğe damgasını vuracak abimiz Muzaffer Yıldırım da aramızda idi.
İnternetle beni tanıştıran, Şu anda bu gelişmeleri ve olayları sizlerle paylaşmamı sağlayan internet danışmanım Murat Çakır abimiz herzamanki olgun yapısı ile sektörün sorunlarına sektördeki çoğu arıcıdan sanal alem arıcılığına rağmen çok daha vakıf olduğunu bir kez daha kanıtladı. Keşke Murat abimiz gibi tüm arıcılar içinde çalışma sergiledikleri sektörün sorunlarını ucundanda olsa azıcık kavrayabilse bu gün hem arıcılık sektörüü hem memleketimizin üreticisi hemde memleketimiz bu noktada olmazdı.