26 Aralık 2006 Salı

NİZAMETTİN KAYRALI ZİYARET

Dedem Rasim SEZER 1923 doğumludur. 1932 yılında 9 yaşlarında İstanbul’a gelmiş ve o gün bu gündür memleketimiz ve İstanbul arasında mekik dokumuş. Şu anda 84 yaşlarında. Bana eskiden yaşadığı gezdiği yerleri anlatır. Bende küçüklüğümde Bakırköy deki o tek katlı ve iki katlı evleri hatırlıyorum. Bahçelerindeki arı kovanlarını dün gibi hatırlıyorum. Bu gün İstanbul un en büyük ve kalabalık olan ilçesinde 25 yıl önce arı kovanlarının evlerin bahçelerinde olması, ne kadar hızlı dünya değişiminin olduğunun bir göstergesi. Lakin diğer yandan halen bu şehir içerisinde doğal yaşamla beraber neslini devam ettirebilen bal arılarının olması , gerek kırsalın meraklı insanlarının balkonlarda gerekse yaban yaşamdan duvar çatlağında ağaç gövdesindeki oyukta yaşam süren arıların varlığı hala şehir merkezlerinde dahi yaşanılabilecek havanın bulunduğunu gösteren bir ışıktır.

Çocukluğumda Nizamettin amcaların bahçelerinde bulunan arı kovanlarını yolda annemin elinden tutup geçerken, bahçenin sonuna kadar kafamı çevirmez ve gözümü, arılardan ayıramazdım. Arı kovanlarının yanına kadar gittiğim o ilk günümü hiç unutmam. Sanki beni arı soktu sanıyorsunuz belki bu cümlenin gelişinden ama inanmazsınız, beş yaşlarında iken bir grup arının giriş deliğine doğru kanat çırptıklarını hem dün gibi hatırlıyorum hem de o gün bu arıların neler yaptıklarını çok merak ettiğimi sizlere söylemeden duramayacağım.

Nizamettin amca ile çevredeki arıcıların isimlerini karşılıklı zikrettik Dünyadan ahrete göçenleri söyledikçe gözlerindeki hasreti ve üzüntüyü hissetmemek elde değil. Lakin ismi söylenen arıcıların bir çoğu yaşça benden büyük olduklarından hatırlayamadım. Bir kısmını hayal meyal hatırladım. Gerek Nizamettin amcanın gerekse bizim eski Bakırköylü olmamız nedeni ile kendisinden bir ricam oldu. Tüm ustalar çıraklarına el verirler. Usta artık çırağının işini yapabileceğine ve kendisi gibi bir eleman yetiştirebileceğine kanaat getirince çırağına el verir. Nizamettin amca bana el verebilir misin dedim. Sohbetimiz ve ziyaretimiz kendisinde kanaat uyandırdı ki . Büyük usta, arıcılık duayeni Nizamettin Kayral bana el verdi. Bu işte başarılarımın devamını diledi. Kendisine çok teşekkür ediyor. Daha nice arıcılık kitapları yazmasını canı gönülden istiyoruz. Nice nice uzun ömürler dileyerek ellerinden öpüyorum.

Hiç yorum yok: