3 Ekim 2007 Çarşamba

YENİ BİR ARILIK YERİ HAZIRLIYORUM

İstanbul Bal Üreticileri Birliği Kurucu Üyesi Levent YILMAZ arkadaşımızın arılığı bu yer. Yaklaşık 2 dönüm kadar ve arılığında kovan koyacak bir hayli alan var. Arıcılık çalışmalarında birbirimize yardımcı olmak ve daha sık görüşebilmek için tasfiye ettiğim bir arılığı onun yanına götürüyoruz.
Adam boyunu geçmiş kalın gövdeli ve içi boş tek yıllık bitkilerin yoğun baskınına uğramış olan bahçede iyi bir temiziğe giriştim.
Meyve ağaçlarının dipleride çapalanmak istiyor. Onlarada sıra gelecek.
Satılan arıların boş kovanlarını bahçeye yığdık. Bu kovanlar seneye bölmeler ile doldurulacak.
Temizlik kendini göstermeye balamış.
Bakarsan bağ bakmazsan dağ olur diye boşuna dememiş atalar.
Bu yığınlar yakılarak yok edilmeli.
Bitkilerin gövdelerinden oluşmuş çöpler balya haline getirildi.
Levent bana hocam gelicenmi diye telefon açtığında ben bahçenin yarısının işini bitirmiştim geldiğinde o da gözlerine inanamadı.

Burada örnek bir arı işletmesi oluşturmayı hedefliyoruz.
Bu iş belki kolay ama ben alışık olmadığım için elimdeki motorlu tırpanı çok sıktım ve avuçlarım su topladı.
Bahçeye fuardan aldığımız faselya tohumları ekeceğiz.
Fasılalı yani farklı zamanlarda ekilen faselya ve diğer ballı bitkilerin arılarca nasıl ziyaret edildiğini takibe alacağız.
Ortalık güzel görünmeye başladı.
Çalışınca insan ne huzurlu oluyor.



İstanbulda büyüyen ben bakın ne harike bir köylü pozisyonundayım.
Atatürk Köylü milletin efendisi demişti ya ne doğru bir laf. Lakin köylü bu memlekette ne kadar ezilen bir zümre. Üstalik nüfusun büyük bir çoğunluğu köylü. Şehirliside benim gibi anlayın yani memleketin durumunu.
Bu aleti babam memleketteki bahçenin otlarını kesmek için almıştı. İyiki almış.
Aletin başına bazen testere hızarı bazen misineli aparat takılıyor.



Bu hızar testere ile kalın dalları kesmek mümkün oluyor.
Sırtına küfe gibi alıyorsun gerisi sana kalmış. Az beceride lazım tabi.
Eldivenleri baştan giyseydim, ellerim su toplamayacaktı.
Bu aletleri geliştiren ve insanlığın hizmetine sunanlardan Allah razı olsun.


Alette yakışmış be ...


Oruçlu oruçlu bu işi yapmak zor tabiki ama hava serin olmasaydı halimiz haraptı.
Bahçede hemen her meyve var, narlar olgunlaşmaya başlamış görünüyor.
BU tek yıllık kalınca gövdeli bitkilerin şimdi ne olduğunu anlayamadım ama baharda yeşillenince ne olduğunu ben söylerim size. Netice de flora uzmanıyım. Umbellifera familyasından sanıyorum.
Arada mola vermessek olmaz.

Oruç olmasaydık iyi bir mangal ziyafeti yapılırdı burada.




Ne bitki tanıyorsanız var bahçede boylu boylu.
Arılıkta çöplerde var. Burada iyi bir temizlik yapılacak. Arılık yapıldıktan sonra bakalım burayı tanıyabilecekmisiniz.
Alet ve ekipmanlarında bir elden geçirilmesi gerekiyor. Bal bılaşıklı makine arılarca temizlensin diye yan yatırılmış.
Eskiden yapılan ürünler alet ve edavatlar nedense hep ömürlük. Üstteki süzme makinesi benle yaşıt.
Elimizdeki kovanların bir hayli kısmısatışlarda elden çıktı. Şimdibir kamyon kovan yaptırmak üzere ihaleye vermek lazım.






Bu kovanlar, bu azim ve sevenlerimizin gururla güveni bana çalışma gayreti veriyor.
Sanki ekin tarlası. Şu otların büyümesine bakın. Bu gürbüzlük bu bahçenin verimine işaret.
Otlardaki verim bir miktarda buranın nemli olmasına bağlı.
Nemden kaynaklanan bitki gelişmesi arılara zarar vermemeli bunun için tedbir almak şart.


İki taş arasında yapılan ocakta ne mangallar, ne yemekler yapılır.





Hiç yorum yok: