12 Mart 2008 Çarşamba

BULGARİSTANDAN EFRAİM BEY VE YUNANİSTANDAN İSMET KARDEŞİMİZ BİZLERİ ZİYARETE GELDİLER.

Bulgaristandan Efraim bey en solda ve Yunanistandan İsmet en sağda Ali bey ortada

Bu gün çok verimli bir gün oldu. Bilgi paylaşımlarının doruk noktaya ulaştığı ve üç ülkenin Türk vatandaşları bir araya gelme fırsatı bulduk. Farklı ülkelerde ne tür çalışmalar yapıldığı ve arıcılık bilgi ve tecrübesinin ne noktalarda olduğunun bir nebzede anlaşılmasına vesile olan sohbetimizde Türkiyenin dışardan görünüşü ve bizim dışarıya bakışımız üzerinde tespitlerde bulunabilme fırsatı yakaladık.

Türkiyedeki arılı kovan sayısının yüksekliği ve verimdeki düşüklük hepimizce malum. Ülkesel boyutta bir politika bu iş sektöründe geliştirilememiş olması bunda ana etken. Çok büyük boyutlarda çözüm yolları oluşturulmamakla birlikte yapılan çalışmalarda var. Hantal işleyen sistem yüzünden gelişmeler çabuk olamıyor.

Arı ırklarındaki farklılığın arıcılarca belirlenememiş olması, çok kalabalık arıların her yerde bal yapabileceği düşüncesi, bilinçsiz ilaçlama ve arı kolonisi üzerinde gerekli düzenlemeleri zamanında yapma becerisi gösteremeyen arıcılar, kültürel bitkilerden faydalanma yöntemlerinin bilinmemesi ve arıcıların genelde ülkemizde ikinci ve üçüncü bir iş kolu olarak yapılması verimim az olmasının ana etkenleri arasında sayılabilir.

Avrupa Birliği süreci içinde öğrenmemiz gereken ve değiştirmemiz gereken bir çok konu bulunuyor. Yeni geliştirilen Ar-Ğe çalışmalarında yarımcı olduğumuz ergonomik termo kovanların üzerinde yorum yapmalarını istediğimiz Bulgaristan ve Yunanistendan gelen arıcı arkadaşlarımızın nazikçe fotoğraf alabilirmiyiz demeleri bile kültürün ne denli farklı bir birikim olduğunun göstergesi idi.

Efraim bey 700 arı ile çalışan ve Bulgaristanda geçen yıl en çok ana arı üreten üretici sıfatı ile ödül kazanmış bir fizikçi. Fizik bölümü mezunu olmasına rağmen arılar onun artık hem yaşamı için vazgeçilmez bir uğraş hemde geçim kaynağı halini almış. 1200 m gibi yüksek bir bölgede arıcılık yapan ve kolonilerini iki katlı kışa sokan bu şekilde daha sağlıklı olduklarını gördüğünü vurgulayan Efraim bey ile iletişimimizi 89 da Bulgaristandan gelen Ali bey ve Yunanistandan gelen İsmet kardeşimiz sağladı. İsmet Yunan vatandaşı olmakla birlikte çok güzel Türkçe konuşabilen bir Türk. 100 kolonisi olan ve ilaçlamalarda arılarını adaya taşıyan bir genç. Aynı zamanda Yunanistandaki arı birliğinde tek Türk olma özelliği taşıyormuş. Genç arkadaşımız ve Efraim bey oğulun iyi bir uygulama olmadığını bildiklerini bundan dolayı her yıl oğul eğilimi gösteren kolonilerdeki erkek arılı çerçveleri imha ettiklerini üretim yaptıkları bölgelerde kendileri için en ideal görünen kolonilerden ana arı yaptırdıklarını ve bu kolonilerin erkek arılarının arılıkta bulunmalarına izin vermeye çalıştıklarından basettiler.

Bizlerde kendi uygulamalarımızı göstermek üzere bir arılık ziyareti yaptık. Akşam yola çıkarlarken bizleri Bulgaristana ve Yunanistana davet ettiler. Gitmek ve oradaki uygulamaları yerinde görmek istiyorum. Sizlerle oradaki çalışmaları paylaşmak istiyorum. Umarım hızlı başlayacağımız sezonumuz hayırlı olur. Bu yıl havaların erken ısınması ortada, tüm erik ağaçları yaklaşık 15 gün önce açtı. Bence bu 15-20 günlük süreler arılardaki elimine diye adlandıracağımız ölümlerin yerlerini telafi etmeye imkan tanıyacak gibi gözüküyor. Tedirgin olmaya gerek olmadığını düşünüyorum. Arıcıların uygulamalarındaki yanlışlıklar dışında ölümlerin sonbahardaki gençleştirme işlemlerinin yerine getirilmediği noktasında olduğunu düşünüyorum. Yüzlerce arı ölümü ortaya çıkmış bir arılık yada bir kaç arılık belki fazla miktarda arının ölümü varmış gibi gösterilsede bana kalırsa bir kaç arılıktaki çok fazla miktarda da olsa arının ölümü yanlış bir uygulamadan kaynaklanıyor gibi geliyor bana. Umarım bu şekildedir. Yoksa ortaya Einstein ın söylediği ortaya çıkarki bu da İnsanların sonununda geldiğinin bir göstergesi olur. Kıyamet kopma alametlerinin her gün ortaya bir yenisinin çıktığını gördüğümüz dedikoduların çoğalacağı olmayan olayların olmuş gibi lanse edileceğinin çoğalacağı alametinden de yola çıkarak sağlıklı tatlı huzurlu mutlu bol bereketli ve kazançlı günlerin sizlerle olması temennisini canı gönülden dilerim.

1 yorum:

İlhami Uyar dedi ki...

Sayın Hocam.bilgi paylaşımı kadar güzel birşey varmı tartışarak gözlemleyerek mükemmeli bulmak,çok güzel.Arkadaşlarımıza hoşgeldiniz der,bilgi akışının devamlı olmasını diler,saygılar sunarım.