8 Ekim 2008 Çarşamba

YENİ AKIM

Muhterem arıcı arkadaşlar dün akşam Bartınlı arıcı Erkan ile görüşüyordum sohbetimiz esnasında bal numunelerinden bahsederken, 1998 senesinden bu yana elde ettiğim ballardan bir numune alarak sakladığımı söyledim.

Bu fikrin diğer arıcılar ilede paylaşılmasını istedi. Sizlerde elde ettiğiniz ballarınızdan bir numune alarak donma sürelerini ve yıllars onra geçirdiği evrimi test edebilirsiniz. Her balın uzun zaman içinde geçirdiği değişimleri fark etmek ve test etmek eminim ki bir birikimi ortaya koyacaktır.

Biliyoruz ki ballar belli bir süre sonra mutlaka donuyor. Er yada geç bu kristalize olma durumu balın müşteri portföyünde bir değişiklik yaratıyor. ben çocukluğumdan bu yana balın donmaması gerektiğini öğrenen bir tüketici iken bal üreticiliğine soyunduğum ilk yıl balların donmasının normal olduğunu okuduğum kitaplardakine bilgilere benzer olayı yaşayınca anladım. Memleketimizden gelen dedemin ballarının uzun zaman içinde donmadığını biliyordum. Bizim yörede kestane balının donmasına bitme adı verilir. Bal bitti denir. Yöresel bir terim olmakla birlikte balın artık bal özelliğinin ortadan kalktığını vurgulamak istemişler sanıyorum Fakat bitmiş deyin donmuş deyin kristalize olmuş deyin ne derseniz deyin tam bir sert yapı oluşmayan kestane balındaki bu durum bala ayrı bir lezzet verir. Bunu anlatmamdaki sebep ilk yıllarda numune kavanozlardan bir kaç tane yapıp erken donması için dolaba koyduğum kestane balının iki seneden fazla dolapda durmasına rağmen donmadığını biliyorum. İki sene sonra baldaki lezzet bana ayrı bir tad olarak gelmişti.

Değişik numunelerin uzun süreçte bize ne tür bilgiler vereceğinin paylaşımlarını görmek dileği ile.

Hiç yorum yok: