10 Aralık 2007 Pazartesi

HAYVANCILIKTA SİGORTA.

Merhaba arkadaşlar.

Uzun süredir sigorta şirketleri ile bir çalışma içerisindeyim. Bir çok sigorta şirketi ile irtibata geçtim ve onlardan bilgiler aldım. Sizlerle bu bilgileri paylaşmak istiyorum.

Hayvancılık ülkemizde her bölgede yapılan bir geçim kaynağı. Arıcılıkta kanatlı hayvanlar grubuna girmekte. Burada bir çok kalem üzerinden sigorta şirketleri ile çalışılabilir düşüncesi hakim oldu bizde. Bu şirketler ile irtibata geçerek sigorta işlemlerinin yapılması ile ilgili bir seri görüşme yapıldı. Lakin sonuç arıcılarımız için pek iç açıcı bir durum değil. Sigorta şirketleri arıların sigortalanmasına sıcak bakmadılar.

Küresel ısınmadan, arıların ömrünün az olmasına, arı kolonilerinin düşmanlarının çok olmasından, eğitimsiz arıcılara kadar bir çok nedenden ötürü sigorta şirketleri arılarımızın sigortalanması düşüncesine yaklaşmıyorlar.

Ülkemizde süt sığırcılığı ile uğraşan bir çok kişi sığırlarını sigortalayabilmektedir. Aynı şartlar arıcılar için mümkün olmamaktadır. Aslında bu gün gazetede okuduğum bir habere göre doğum için bir anneye verilen çocuk doğumu yardım miktarı 50 ytl civarında iken gebe bir düvenin doğumu için düve sahibine verilen desteklemenin 78 ytl olması da ilginç bir haber.

Ülkemizde bir çok kurum bir çok çalışmalar yapmak için adeta yarışıyorlar. Samimi çalışmalarının farkında olduğumuz arkadaşlarımızın çalışmalarına destek vermek sadece onlara icraat şeklinde yardımcı olmakla söz konusu olabilir. Yurt dışında benzerleri olan sigorta çalışmaları neden yapılamıyor? Niçin ülkemizde arıcılar tarım sektörünün en son halkası olarak görülüyor? Bu sorulara yanıt bulmaya çalışırken bir kez daha arıcı arkadaşlarımızın engellendiğine şahit olmuş olduk. İlgililere duyurulur. Belki bir sigorta şirketi diğerinin yaptığının yanlış olduğunu düşünür. Belki Türkiye deki kovan kapasitesinin farkına varır ve bu kapasiteden para kazanmayı tercih eder. Bu konu ile ilgili bir çalışma yapar ve arıcılarımız daha güvenli arıcılık çalışmalarında bulunurlar.

Eğitim yüksek okul okumak değildir.
Eğitim bir konu hakkında başarılı olabilmek için daha önce yapılmış olan hataların farkında olup onları tekrar yapmamaktır.
Okullar bitiren ve hatta birkaç üniversite bitirenler alanlarında eğitimi tam anlamı ile almış olsalardı, bu gün ülkemiz bu halinden çok daha ileride olurdu.
Arıcılarımızın gayretli çalışmalarını görüyor, onlara layık olabilmek için tüm gayretimizle çalışıyoruz.

Kalın sağlıcakla.

Hiç yorum yok: